Ahmet Minguzzi Davası Sonuçlandı: 2 Sanığa 24 Yıl Hapis Cezası

İstanbul Kadıköy’de 24 Ocak 2025’te 15 yaşındaki Mattia Ahmet Minguzzi’nin bıçaklanarak öldürülmesine ilişkin davada karar açıklandı. Aylardır kamuoyunun yakından takip ettiği dava, bugün görülen 6. duruşma ile sonuçlandı.

Mahkeme, sanıklar B.B. ve U.B.’yi “çocuğun kasten öldürülmesi” suçundan en üst sınırdan 24 yıl hapis cezasına çarptırdı. Sanıkların pişmanlık göstermemesi nedeniyle cezada herhangi bir indirim uygulanmadı. Diğer sanıklar M.A.D. ve A.Ö. ise beraat etti.

Savcı en üst sınırdan ceza istemişti

2 Ekim’de görülen beşinci duruşmada, Cumhuriyet Savcısı mütalaasını açıklamış ve B.B. ile U.B.’nin “çocuğa karşı kasten öldürme”, M.A.D. ve A.Ö.’nün ise “suça yardım” suçlarından cezalandırılmasını istemişti.

Mahkeme heyeti, sanıkların tutukluluk halinin devamına karar vermiş ve davayı bugüne ertelemişti. Bugün yapılan son duruşmada karar oybirliğiyle açıklandı.

“Yasemin yanındayız” sloganlarıyla destek

Bugün saat 10.30’da görülen duruşmaya dört tutuklu sanık SEGBİS (Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi) üzerinden katıldı. Salonda baba Andrea Minguzzi, anne Yasemin Akıncılar Minguzzi ve teyze Aylin Akıncılar İyiyazıcıoğlu hazır bulundu.

Mahkeme önünde toplanan kalabalık, “Emsal karar istiyoruz” ve “Yasemin yanındayız” sloganlarıyla aileye destek verdi.

Sanıklardan “pişmanım” ifadeleri

Karar öncesinde sanıklara son sözleri soruldu. Sanık B.B., “Yaptığım her şey için çok pişmanım, çok üzgünüm” derken, U.B. de “Çok pişmanım” ifadesini kullandı.

Sanık A.Ö., “Ben suçlu değilim, sadece olay yerindeydim” dedi.

M.A.D. ise, “Suçlamaları kesinlikle kabul etmiyorum, beraatimi istiyorum” diyerek savunma yaptı.

Mahkeme, saat 12.00 sıralarında verdiği kararla sanıklardan ikisini mahkûm etti, ikisini beraat ettirdi.

Ahmet Minguzzi olayı nedir?

24 Ocak 2025’te Kadıköy Salı Pazarı’nda meydana gelen olayda, Mattia Ahmet Minguzzi, bisikletli bir grupla yaşadığı tartışma sonrası beş yerinden bıçaklanmış ve ağır yaralı olarak hastaneye kaldırılmıştı. Minguzzi, 15 gün süren tedavisinin ardından hayatını kaybetmişti.

Olay, kamuoyunda büyük yankı uyandırmış; genç yaşta bir çocuğun yaşamını yitirmesi, adalet ve çocuk güvenliği konusunda geniş toplumsal tepkiye neden olmuştu.