Borsa İyimserliği 2026 Yılına Kaldı!

Yayınlama: 10.10.2025 11:01:00 Güncelleme: 10.10.2025 12:05:50

İnfo Yatırım Genel Müdürü Tarkan Akgül, sıkı para politikası, düşük yabancı ilgisi ve iç gündem baskısının Borsa İstanbul’daki potansiyeli sınırladığını söyledi. Akgül’e göre, 2026’da faiz düşüşüyle birlikte borsada yeniden güçlü bir getiri potansiyeli doğacak.

Borsa İyimserliği 2026 Yılına Kaldı!

İnfo Yatırım Genel Müdürü Tarkan Akgül, Ekonomi Gazetesi'nden Şebnem Turhan'a yaptığı değerlendirmede, 2025’in önceki iki yıla kıyasla daha zorlu geçtiğini belirterek, borsadaki iyimserliğin 2026 yılına ertelendiğini ifade etti.

Akgül, sıkı para politikası, zayıf yabancı ilgisi ve içerideki belirsizliklerin Borsa İstanbul’un hedef fiyatlama potansiyelini olumsuz etkilediğini söyledi. Ancak faiz oranlarındaki düşüşün, yılın son çeyreğinde TL mevduatlardan borsaya fon akışı yaratabileceğini belirtti.

“2026, enflasyon sorununda çözümün bir adım daha yaklaştığı ama sıkı para politikasının sürdüğü bir dönem olacak. Matematiksel olarak düşen faiz, BIST’te model portföylerde getiri potansiyelini yukarı çekecektir. 2026 için daha iyimseriz.”

Enflasyon ve faiz beklentisi

Akgül, yılı yüzde 30’un üzerinde enflasyonla kapatmayı beklediklerini belirterek bu durumun Merkez Bankası’nın faiz indirim patikasını daha yatay hale getireceğini söyledi.

“Son çeyrekte toparlanma sinyalleri görebiliriz. Şirketler zayıf bir finansal çeyrek geçirseler de 2026’ya bakışları 2025’e göre daha olumlu. Bu da Borsa İstanbul tarafında fiyatlanacaktır.”

“PPF’lere ilgi azalır ama bitmez”

Akgül, para piyasası fonlarına (PPF) olan yoğun ilgide faiz dışı faktörlerin de etkili olduğunu belirtti:

“Faiz düşse de bu ilgi tamamen bitmeyecek. Ancak bir kısmı dövize, bir kısmı ise borsaya yönelecektir. TL mevduatlardan Borsa İstanbul’a geçiş bekliyoruz.”

Nasıl bir portföy oluşturulmalı?

Akgül, 2025’in zorlu bir yatırım yılı olmasına rağmen hisse ağırlıklı bir portföyün yeniden cazip hale geldiğini söyledi ve şu ifadeleri kullandı: “Yatırım sepetinde yüzde 50 hisse, yüzde 15–20 değerli metal, yüzde 20 bono ve yüzde 10 TL mevduat öneriyoruz.”

Dolarizasyon riski sınırlı

Akgül, pozitif reel faiz sürdükçe dolarizasyon riskinin sınırlı kalacağını ifade etti: “TL’deki değer kaybı daha kontrollü olacak, bu da yatırımcının dövize yönelimini sınırlayacaktır.”

“Faiz indirimi eylüldeki kadar olmaz”

Akgül, 23 Ekim PPK toplantısında TCMB’nin faiz indirimi hızını azaltmasını beklediğini söyledi: “Eylüldeki 250 baz puanlık indirimin tekrarlanmasını beklemiyoruz. Ekimde daha sınırlı, yaklaşık 150 baz puanlık bir indirim gelebilir.”