İsrail’in İran’a yönelik saldırıları sonrası tırmanan gerilim, Hürmüz Boğazı’nda güvenlik endişelerini artırdı. Bu gelişme, bölgedeki petrol taşımacılığını hem ekonomik hem de lojistik açıdan olumsuz etkiledi.
Hürmüz Boğazı’ndan geçiş yapan tankerler için risk primlerinin yükselmesi, sigorta maliyetlerini artırırken, petrol sevkiyatında ciddi bir maliyet artışı yaşandı.
Uzmanlar, boğazın geçici dahi olsa kapatılmasının küresel enerji piyasalarında büyük arz şoklarına neden olabileceği uyarısında bulunuyor.
Basra Körfezi’nin çıkışında yer alan Hürmüz Boğazı, günlük yaklaşık 20 milyon varil ham petrol ve petrol ürününün taşındığı stratejik bir geçit. Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri gibi üretici ülkeler, petrol sevkiyatlarının büyük bölümünü bu boğaz üzerinden gerçekleştiriyor.
Hürmüz Boğazı'na yönelik olası bir müdahale, sadece bölge ülkelerini değil, küresel enerji arzını da doğrudan etkileyebilecek güçte. Bu nedenle, yaşanan her gerilim dalgası petrol fiyatlarında ani yükselişleri beraberinde getiriyor.
Petrolün yanı sıra sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) taşımacılığı için de kritik önemde olan Hürmüz Boğazı, enerji güvenliği açısından dünyanın en hassas bölgelerinden biri olarak öne çıkıyor.
Jeopolitik risklerin artmasıyla birlikte alternatif güzergâh ve taşıma senaryoları da yeniden gündeme geldi.